İnfografik/ iş cinayetleri kader değil, ihmal!

En Çok Can Kaybının Yaşandığı Alanlar; Sanayi, İnşaat ve Hizmet Sektörü

Rapordaki verilere göre iş kazaları ve işçi ölümleri en çok sanayi, inşaat ve hizmet sektörlerinde yaşanmakta. En fazla ölüm, 656 kişiyle sanayi sektöründe kaydedilirken; bunu 484 ölümle inşaat sektörü ve 431 ölümle hizmet sektörü izledi. Tarım sektöründe ise 326 işçi yaşamını yitirdi. Bu veriler, üretim ve hizmet sektörlerinde iş güvenliği önlemlerinin yetersiz olduğuna işaret ediyor.

En Çok Trafik Kazası, Ezilme ve Yüksekten Düşme Öldürüyor

Ölüm nedenleri incelendiğinde, trafik ve hizmet kazaları en yaygın sebepler arasında bulunmakta. Bunun yanı sıra, ezilme, göçük ve yükseklikten düşme gibi faktörler de öne çıkıyor. Yalnızca trafik kazalarında 387 işçi hayatını kaybetti. Ezilme ve göçük nedeniyle 334, yüksekten düşme nedeniyle ise 321 işçi yaşamını yitirdi.  Bunun yanı sıra, kalp krizi, beyin kanaması, elektrik çarpması, patlayıcı maddeler ve zehirlenme gibi durumlar nedeniyle yüzlerce işçinin yaşamı sona ermiştir. Bu veriler, iş güvenliği önlemlerinin sistematik olarak ihmal edildiğini gösteriyor.

Kadınlar, Çocuklar ve Göçmenler de Korunmasız!

İş cinayetlerinden en çok etkilenen gruplar arasında kadınlar, çocuklar ve göçmen işçiler de yer aldı. 2024 yılında yaşamını yitiren 1.897 işçiden 106’sı kadın, 71’i çocuk, 94’ü ise göçmen veya mülteciydi. Göçmen işçilerin büyük çoğunluğunu Suriyeli ve Afganistanlı işçiler oluşturdu. Bu grupların çoğunlukla güvencesiz, kayıtsız ve örgütsüz çalıştığı dikkat çekiyor.

Sendikasızlık Ölüm Riskini Artırıyor!

Örgütsüzlük verilerde de açıkça görülüyor: Hayatını kaybeden işçilerin yalnızca 36’sı sendikalıydı. Diğer bir deyişle ölen işçilerin % 98’i sendikasız çalışıyordu. Bu durum, işyerlerinde işçi örgütlenmesinin ne kadar hayati olduğunu ortaya koyuyor. Sendikalı işyerlerinde ise denetim ve iş güvenliği uygulamalarının daha sıkı olduğu biliniyor.

Çözüm İçin Acil ve Somut Önlemler Şart.

İSİG Meclisi, iş cinayetlerinin durdurulması için somut önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. Başta ILO 155 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Sözleşmesi’nin onaylanması, iş güvenliği uzmanlarının bağımsızlaştırılması, çocuk işçiliğin ve göçmen emeğinin denetlenmesi ve taşeron sisteminin kaldırılması gibi önlemlerin acilen uygulanması gerektiği ifade ediliyor. “Bu ölümler kader değil, ihmaldir” diyen İSİG Meclisi, işçilerin yaşam hakkı için mücadelenin devam edeceğini bildiriyor.